‘Dağda değil, Ova da siyaset yaptınız da size bir şey diyen mi var?’ deyip, ovada siyaset yapanların tümünü başta PKK yetmedi KCK oda yetmedi YPG daha yetmedi, 'sempatisi' çeşitli ad ve bahanelerle hapishanelere dolduranların, oda yetmedi mahkemeler aracılığıyla siyasi yasak getirme çabaları ile bu ülkeyi nereye götürdüklerini gün geçtikçe daha da net görüyor ve görmeye de devam ediyoruz.

Son örnekteki olduğu gibi yani daha dün, geçen gün  'Aleviciliği torbaya koyamazsınız' diyen Alevilerin basit bir basın açıklamasına bile izin vermeyip, demokrasiden, özgürlüklerden bahsedenlerin buradakiler yetmez gibi yarattıkları olaylar ardından bir bölgeyi ambargo altına almakla insanların özgürlük istemesine, hak aramasına kafa sallayarak, ayak kırın demekle, göz dağı vermekle bu ülkeye, bu ülkenin insanlarının barış getireceklerini sanıyorlarsa boşuna hayal ettiklerini hemen belirtmek isterim.

Çünkü korku salmakla insanların korkutulamadığını şu geride kalan 40 yılda görmek mümkün değil mi diye sorarım.

Evet bu ülkede gerçek gündem ne başörtüsü ne bir başka şey ve % 185'i bulan ekonominin de altında yatan asıl sorun Kürt Sorunudur ve bu sorunun aşılması için barış güvercinleri her yolu deniyor ve denemeye de devam edecektir. Bununda en son örneği de Adalet Bakanını, negri, negri ağıtlarıyla 'barış sürecini başlatan ' Cumhurbaşkanının istemi üzerine HDP'yi ziyaretidir. Ve bu ziyaret çok önemli bir adımdır.

Ancak bu yapılırken de başta milliyetçi partilere göz kırpan atanmış bakanlar, ulusalcı faşoların Şahinlerin gözdağına, saldırısına, pençe olmaz ise de kafa sallamasına pabuç bırakmayacaktır.

Hele hele ki bazı karanlık güçlerin bu ülkenin, bu Ardahan’ın huzurunu bozmak ve bu yaşananlardan nemalanmak hesapları ise hiç tutmayacaktır.

Çünkü bu ülkede kardeşliğin yeşermesine, Cumhurbaşkanı ve HDP'lilerin o dediği ipin kopmamasına direnenlerin olduğunu her kes ama herkes iyi bilmelidir...

Bu nedenle; karanlık hesaplar yapanlar bilmelidir ki o karanlıkları aydınlatmak için birileri de ellerinde güçlü fenerler ve yürekler taşımaktalar.

Barışın, kardeşliğin, huzurun devamı ve savaşın, kavganın, huzursuzluğun durması için verilen mücadeleyi karanlık oyunlarına alet etmek isteyenleri burada bir kez daha uyarıyor ve bu halkın öyle korku salmakla, gözdağıyla tırsmayacağını bilmesini istiyorum.

Ve diyorum ki; bu ülkede o istenen huzuru, barışı, kardeşliği gerçek anlamda isteyenlerin, O karanlıkta beslenen Baykuşlardan fazla olduğunu herkes bilmelidir...