Manisa’nın Soma ilçesinde 2007 yılında meydana gelen maden patlamasında 44 yaşındaki Ali Kandemir iki gözünü, 49 yaşındaki İdris Sarıkaya ise iki bacağını kaybetti. Biri yüzde 100 diğeri yüzde 40 engelli olan iki arkadaş kazanın meydana geldiği günden bu tarafa haklarını aramak için mücadele ediyor. Eylem yaptıkları için TBMM’ye giriş yasağı getirilen, cumhurbaşkanı ve içişleri bakanı olmak üzere birçok siyasiden “Sorununuz çözülecek” sözü alan Kandemir ve Sarıkaya’ya mahkemenin 4 milyona yakın tazminat hükmetmesine rağmen bir kuruş dahi ödenmedi. Sendika aracılığıyla “Sus payı” olarak el altından 200 bin TL para gönderildi. Ama mahkemenin hükmettiği paralar bir türlü ödenmedi. Son nefeslerine kadar haklarını arayacaklarını anlatan iki arkadaş, “Firma ‘Bunlar neden o zaman ölmedi’ diye isyan ediyor. Ama bizler kaybettiğimiz gözümüz ve ayaklarımızın hesabını sormadan ölmeyeceğiz. Adalet bir gün bizi bulacak” diye konuştu.

DİNAMİTLE GÖZÜNÜ KAYBETTİ

31 Temmuz 2007 tarihinde Azyak Kömür Madencilik firmasına bağlı kömür ocağında yerin 350 metre altında dinamit patlatılması sırasında meydana gelen kazada maden işçilerinden Ali Kandemir iki gözünü, İdris Sarıkaya ise iki ayağını kaybetti. İki arkadaş 2008 yılında dava açarak hukuk mücadelesi başlattı. 2011 yılında sonuçlanan davada İdris Sarıkaya, o dönemin parası ile 126 bin TL, Ali Kandemir ise 2015 yılında karara bağlanan davada 1 milyon 76 bin TL tazminat almaya hak kazandı. İki karar da Yargıtay tarafından onandı. Ancak iki madenci de şirketin sürekli isim değiştirmesi nedeniyle tek kuruş tahsil edemedi.

"SİYASİLERİ RAHATSIZ ETTİNİZ"

Soma’da oturan iki maden mağduru arkadaş 11 yıllık hukuk mücadelelerini Cumhuriyet’e anlattı. Sarıkaya, “Bana maddi manevi 126 bin TL tazminat çıktı. Ali Kandemir’e 1 milyon 70 bin lira çıktı. Konuyla ilgili hukuki süreçten bir şey çıkaramayınca karşıda muhatap bulamayınca bu işe siyasi yoldan gittik. Siyasiler bize defalarca söz verdi yapacağız edeceğiz diye. En son 2020’de Bağımsız Maden-İş Sendikası kuruldu. Bizim ismimiz kullanılarak Soma’da SMS’le işten çıkarılan 3 bin 700 işçiye Meclis’te yasa çıkarıldı. 5 bine yakın kişiye tazminat ödendi. Ama biz iki kişi çalıştığımız maden ocağı ayrı olduğu için kapsam dışı kaldık. Görüşmelerimiz sonucunda geçen yıl temmuz ayında Uyar Madencilik’te çalışan 952 kişiye tazminat çıktı. Bize yine para çıkmadı. Bize “Basında çok yer aldınız, siyasette rahatsızlık oluşturdunuz” diyerek 200’er bin lira para verdiler. Hatta bizlere Meclis’e giriş yasağı dahi getirdiler. “Bu sizin tazminatınız değil, yasal haklarınız devam ediyor, bunu ‘bağış’ adı altında veriyoruz” dediler. 11 yıldır tazminat ödenmedi. Hak ettiğimiz tazminatı vermiyorlar. Ölmediğimiz için cezalandırıldık. Bizim sesimiz artık duyulsun” dedi.

Hukuk kararının yok sayıldığını söyleyen Sarıkaya, “Cumhurbaşkanı dahil ‘Tazminatları ödeyin’ diye talimat verdi. İşletme müdürü 2008 yılında “Ölmediniz başımıza bela kaldınız, keşke ölseydiniz yakınlarınıza 50-100 bin lira verir kurtulurdum” dedi. Mahkeme ödemeyi firmaya hükmetti ama şirket de olmayınca muhatap yok” dedi.

 

"BİZ BAĞIŞ İSTEMİYORUZ"

İki gözünü kaybeden Ali Kandemir ise “ İki arkadaş olarak 16 yıldır kaybettiğimiz gözümüzün, bacağımızın bedelini almak için hukuk mücadelesi verdik. Ancak, yıllardır bizi hep oyaladılar ve kullandılar. Görüşmediğimiz cumhurbaşkanı, bakan, sendika ve kurum kalmadı. ‘Siz haklısınız, paranızı ödettireceğiz’ dediler sırtımızı sıvazladılar. Sendikalar, ‘Bütün maden şehitleri gününde bizim mağduriyetimizi ön plana çıkardı. ‘Yanınızdayız’ dediler ama eylemler toplantılar bittikten sonra yine yalnız bıraktılar. “Biz bağış değil kaybettiğimiz bedenlerin karşılığını istiyoruz” diye konuştu.