Türkiye Komünist Partisi (TKP), Sol Parti, Türkiye Komünist Hareketi (TKH) ve Devrim Hareketi’nin oluşturduğu Sosyalist Güç Birliği’nin kuruluş bildirisini okuyan Prof. Dr. Gamze Yücesan Özdemir, birliğin yol haritasına ilişkin “Sosyalist Güç Birliği’nin en önemli hedefi, bu topraklardaki kamucu, dayanışmacı ve yurtsever tepkinin siyaset alanında hak ettiği temsili bulmasıdır” dedi.

Sosyalist Güç Birliği, önceki gün kuruluş bildirisini açıkladı. Kuruluş bildirisinde birliğin amaçları, “Ülkenin ve halkın geleceği hakkında tüm kararların tek bir kişide toplandığı bu ucube rejim ortadan kaldırılmalıdır. Özelleştirmelere son verilmeli, peşkeş çekilmiş bütün kamu varlıkları ve sektörler kamulaştırılmalıdır. Bağımsız ve egemen bir Türkiye için emperyalizme karşı mücadelede kararlıyız. Emperyalizmin yeni savaş cepheleri açarak coğrafyamızı yıkıma sürüklediği, savaş örgütü NATO’nun yayılmacı politikalarını en tehlikeli savaş senaryolarıyla hızlandırdığı bir dönemde yıllardır dile getirdiğimiz hedef daha da acildir: Türkiye NATO’dan çıkmalıdır. Tarikat ve cemaat kadrolaşmaları tasfiye edilmelidir. Eğitim birliği sağlanmalı, tarikat ve cemaat okulları ile yurtları kapatılmalıdır” ifadeleriyle anlatıldı. Birliğin kuruluş bildirisini okuyan Prof. Dr. Gamze Yücesan Özdemir, birliğin bundan sonra yapacaklarını ve hedeflerini ise Cumhuriyet’e anlattı. 

"KARARLARDA ETKİN BİR HALK"

Türkiye’de gelir ve gelecek eşitsizliğinden yakınan, gericiliğe karşı duran, çocukların eğitimi, gençlerin yarınları ve kadınların hakları konularında kaygıları artan ve kendini mevcut siyasetlerin içinde hiçbir yerde görmeyen geniş bir kitle olduğunu vurgulayan Özdemir, “Sosyalist Güç Birliği’nin hedefi, halkı kendi geleceğini biçimlendirecek kararların alım sürecinde etkin kılmak, bu yolla kamucu laik, dayanışmacı, antiemperyalist, yordamlar, çözümler üretmek ve hepimiz için belirsiz olan geleceği yine hepimiz için istenilir kılmaktır” diye konuştu. Birliğin bu kesime seslendiğinin altını çizen Özdemir, “İlerleyen zamanlarda emekçi halkla bağları güçlendirecek zamanları, mekânları ve araçları yaratmayı amaçlıyoruz. Onları siyasete dahil ederek bağımsız, laik, dayanışmacı, katılımcı ve yurtsever bir cumhuriyeti kurabiliriz” dedi.