Ekonomist Dr. Oğuz Demir, Cumhuriyet TV'de Ebru Birçak Edebali'nin konuğu oldu. Merkez Bankası'nın (MB) yaptığı 30 milyar liralık yardıma ilişkin konuşan Demir, "Çıkıp 30 milyar lira da benden demek insanın bir tarafını yaralıyor. Sen 30 milyardan çok daha büyük katkılar yapmalısın o bölgeye" dedi. ,

 

'Türkiye Tek Yürek' kampanyasında özel sektörün sadece 30 milyar lira bağış yaptığını anımsatan Demir, "Bu ülkede 30 milyar lira mı sermayenin yaratacağı bağış değeri" sorusunu gündeme taşıdı.

Dr. Oğuz Demir'in değerlendirmelerinden öne çıkan noktalar özetle şöyle:

MB BAĞIŞ YAPABİLİR Mİ?

* Merkez Bankası bağış yapabilir mi? Yapar. Buradaki mesele şu. Merkez Bankası'nın yapacağı bağışın kaynağı ne olacak? Özel bir şirket olarak bu bağışı yapabilir. Ama nasıl yapabilir? Kârını Hazine'ye aktarıyor. Siz zaten bankaların bankasısınız. Onun orada çok daha kritik görevleriniz var. Bölgedeki ekonomik sıkıntıların yönlendirilmesi için para yaratması lazım. Sizin göreviniz bu. Çıkıp 30 milyar lira da benden demek insanın bir tarafını yaralıyor. Sen 30 milyardan çok daha büyük katkılar yapmalısın o bölgeye. 

* Herkes işini düzgün yapsaydı bugün biz bunların hiçbirini konuşmazdık. Bir telekom operatörü çıkıyor. Benden şu kadar lira. Bizim burada yaşanan sıkıntıları unutacağımızı mı sanıyorlar? 

* Bu yayınlar önemlidir. Birbirimize bağlı olacağımızı hissettiğimiz yayınları. Ama bazıları da şunu hissetti. Siz birilerini aklamak için mi bu yayınları yapıyorsunuz? Toplanan 115 milyar lira Türkiye Cumhuriyeti için para değildir. İlk günden bu yana orada toplanan 115 milyar lira kadar parayı oraya gönderdiğimiz yardım malzemeleriyle yaptık. Ama hiçbirimiz de açıp telefonu birilerine "Biz de oraya şunu gönderdik" demedik. 

HALKLA İLİŞKİLER KAMPANYASI

* Bir cepteki öbür cebe koyuyorsun. Ama bizim paramızla çıkıp orada paşalık yapmanın bir önemi yok. Yapın da acıtmadan, incitmeden, yardımlaşmayı ve dayanışmayı büyüterek yapın.

* Bunu bir halkla ilişkiler kampanyasına dönüştürmenin bir manası yoktu. Biz 11 gündür acı çekiyoruz. Hiçbirimiz işimize odaklanamıyoruz. İyi haber bekliyoruz, birazcık acımız hafiflesin diye o tarafta gözümüz.

* Bir sefere mahsuz 100 milyar lira para basıyorum deseydi, hangi vatandaş isyan ederdi? Ben de 30 milyar lira bağış yapıyorum diyemezsiniz. Bu bizim paramız, bizim ülkemiz burası. Her şeyin sahibiymiş gibi davranamazsınız. O yetkilerinizin sorumlulukları var.

ÖZEL SEKTÖRÜN YAPTIĞI BAĞIŞ...

* Her bir liranın bir değeri var. Bizim topladığımız para 25-30 milyar paradır. Özel sektörümüz 30 milyar lira bağış yaptı. Bu ülkede 30 milyar lira mı sermayenin yaratacağı bağış değeri. Hikâye bu. Yoksa gerisi kamunun parası. Bütün kaynaklar depremzedeler için.

* Haksızlık etmem kimseye. Merkez Bankası da kendi içinde maaşlarını bağışlamıştır. Vakıbank'ta da, Halkbank'ta olmuştur. Ama kendi vazgeçtikleri paraları anlatsalardı. Biz kendi içimizde şu kadar topladık deselerdi. Orada belki rakam büyük olmazdı, o algı belki olmazdı ama o algıdan daha büyük bir gerçeğin altını doldururlardı.

 

BAĞIŞLANAN TÜM MİKTARLAR VERGİDEN DÜŞECEK Mİ?

*Her şirket sene sonu geldiğinde gelir giderleri üzerinden bir kâr hesaplar. Bu kârın yüzde 23'ünü kurumlar vergisi olarak öder. Ben 200 lira gelir elde ettim o yıl ya, 100 lira giderim oldu bu 200 liralık gelir için. Ne kadar kâr etmiş oldum? 100 lira. Götürürüm bunun 23 lirasını  devlete vergi olarak veririm. Şimdi burada şöyle olacak. 200 lira gelir elde etti, 100 lira da gideri vardı. Ne kadar bağışladı? Örnek olara 10 lira. 0 10 lirayı az önce hesapladığımız 23 liradan düşmeyecek. O 10 lirayı gidere ekleyecek. Yani kâr 90'a düşmüş olacak. O 90 liranın yüzde 23'ünü. Kabaca 23 lira vergi ödeyeceğine 21 lira vergi ödeyecek. Yaptığı 10 liralık bağışın 2.3 lirasını vergiden düşmüş olacak.

Ekonomist Dr. Oğuz Demir Cumhuriyet TV'ye konuştu! Herkesin gözden kaçırdığı o ayrıntıya dikkat çekti.