Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Bahçeli, konuşmasına partinin “doğru, doğal ve dobra” sözünü vurgulayarak başladı ve hakikati söylemekten geri durmayacaklarını belirtti.
Bahçeli, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki (KKTC) başkanlık seçimlerine ilişkin sonuçlara değinerek, Katılımın düşük olduğunu savundu; seçimde Tufan Erhürman’ın seçildiğini, Ersin Tatar’ın ise yüzde 35,77 oy aldığını söyledi. Bahçeli, “KKTC parlamentosu acilen toplanmalı, federasyona dönüşün kabul edilemeyeceğini ilan etmeli, Türkiye Cumhuriyeti’ne katılma kararı almalıdır” çağrısında bulundu.
Cumhur İttifakı’nda “çatı uçtu, vazo çatladı” gibi iddiaların dolaştığını ancak bunların itibarsız ve asılsız olduğunu söyleyen Bahçeli, buna rağmen Kıbrıs seçimlerinin dikkatle okunması gerektiğini belirtti. Federalizme yönelen adımların Türkiye’ye nasıl yansıyacağının iyi tahlil edilmesi gerektiğini vurguladı.
Bahçeli, meseleyi demokratik haklar veya sandığa saygı ekseniyle açıklamanın doğru olmadığını; bunun “vatan, beka, güvenlik, onur ve şeref meselesi” olduğunu savundu. Federasyon yönündeki eğilimlerin geçmişteki travmaları canlandırma riski taşıdığını, buna izin verilmeyeceğini söyledi.
Konuşmasında, “81 Düzce’den sonra 82’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olması artık hayat memat konusu haline gelmiştir” diyerek, Kıbrıs meselesinin Türkiye’nin bütünlüğü açısından hayati önemde olduğunu belirtti. Ayrıca son günlerde gündeme gelen “Terörsüz Türkiye” adımlarına yönelik operasyon ve tartışmaların, ülke birliğini zedelemeye yönelik girişimler olarak okunmaması gerektiğini söyledi.
Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerleriyle Türk milletinin birliğinin korunmasının vazgeçilmez olduğunu vurgulayarak, özerklik, otorite paylaşımı veya federatif arayışların “uçuruma açılan kontrolsüz araçlar” olduğunu ifade etti. Anayasa’nın 66. maddesi üzerine polemik yapılmasını da “abesle iştigâl” olarak nitelendirdi.
