Cumhuriyet, AKP’nin bir önceki beyannamesini mercek altına aldı. İşte AKP’nin vaatleri ve icaraatları: 

- Enflasyon hedefi: AKP’nin beyannamesinde “Enflasyonu yeniden tek haneye indireceğiz. Enflasyona neden olan yapısal ve konjonktürel katılıkları azaltacağız” vaadinde bulundu. Ancak TÜİK’in temmuz verilerine göre yıllık enflasyon yüzde 79.60’a yükseldi. İktisatçılar, gerçek enflasyonun daha yüksek olduğunu vurgularken tüm ürünlerin fiyatları yükseldi, yurttaşın alım gücü azaldı. Ekmeğin fiyatı bile 4 TL ve üzerine çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Faiz sebep, enflasyon sonuç” ısrarı dövizi yükseltti. AKP’nin beyannameyi açıkladığı 2018’i dolar 5.29 TL, Avro da 6.05 TL’yle kapattı. Bugün ise bir dolar 18.16 TL, avro ise 18.14 TL. 

- Çiftçi fiyatlara ezildi: AKP, 2018’de “Tarımda ileri teknolojiye dayalı bir üretim yapısı tesis edecek, verimliliği yükseltecek ve uluslararası rekabet gücümüzü artıracağız” vaadini sunmasına karşın ekonomideki gidişat “tarımı vurdu”. Üretici, hızla artan mazot ve gübre fiyatları altında ezilirken ürettiğini de değerinde satamadı. Tarım ürünlerinde ithalata yönelen AKP’nin borca batırdığı çiftçi, alandan çekildi. Dışa bağımlılık her geçen gün artıyor. 

- Hayvancılık zorda: AKP, “Hayvan varlığını artıracağız. Kırmızı et tüketiminde kendine yeterli bir ülke konumuna geleceğiz. Damızlık hayvan desteğini artıracağız” vaadinin de tersi yönünde politika güttü. TÜİK verilerine göre büyükbaş hayvan sayısı her geçen yıl azaldı. Hazirandaki son veri, hayvan sayısının 17 milyon 693 bine düştüğünü ortaya koydu. Artan yem maliyetleri nedeniyle üretici, damızlık ve sütlük hayvanlarını kesime göndermeye başladı. Sanayici çiğ süt bulmakta, yurttaş ise fiyatı hızla artan süt ve süt ürünlerini almakta zorlanıyor.

- MB bağımsız “kalamadı”: AKP, “Merkez Bankası’nın (MB) fiyat istikrarını sağlamak için uygulayacağı para politikası araçlarını doğrudan kendisinin belirlemesi esas olmaya devam edecektir” vaadini unutup MB Başkanlığı’nda değişiklik üstüne değişiklik yaptı, MB’ye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Faiz sebep enflasyon sonuç” tezi hâkim kılındı, politika faizi art arda düşürüldü. MB’nin yetkisi elinden alınıp Hazine ve Maliye Bakanlığı koordinasyonunda Fiyat İstikrarı Komitesi kuruldu. Anayasa Mahkemesi, komitenin Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulmasının anayasaya aykırı olduğuna hükmetti.

- Yangınlar söndürülemedi: AKP’nin “Ormanlarımızın korunması için aktif mekanizmaları harekete geçirdik. Kurduğumuz yangın erken uyarı sistemi ile yangınlara müdahale süresini, 45 dakikadan ortalama 15 dakikaya düşürdük” vaadinin de altı boş çıktı. Türkiye, geçen yıl “Cumhuriyet tarihinin en büyüğü” olarak da nitelendirilen orman yangınlarına sahne oldu. Temmuz 2021’de Antalya’da başlayan yangınlar hızla yayıldı. Akdeniz, Ege, Marmara, Batı Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu’da yüz binlerce hektarlık alan küle döndü, sekiz kişi yaşamını yitirdi. THK’nin söndürme uçaklarının çürümeye terk edildiği ortaya çıktı. AKP iktidarı, 2022 yazında da yangınlarla mücadeleyi, eleştiri konusu olan kiralık uçak ve helikopter filosuyla sürdürmeyi tercih etti.

- Etkinliklere yasak: AKP’nin 2018 beyannamesinde ileri sürdüğü “Kültür ve sanat faaliyetlerini tabana yaydık” söylemine karşın Türkiye’de son 4 ayda 16 festival ve konser iptal edildi. Salgının başında getirilen gece yarısı sonrası müzik yasağı ise tüm tepkilere rağmen sadaca bir saat esnetildi. 

 

SAĞLIKTA ÇÖKÜŞ 

AKP’nin beyannamesinde yer alan “Sağlıkta fiziki altyapı ve insan kaynağı yatırımlarımız devam edecek” söylemine karşın hastanelerde yaşanan yoğunluk nedeniyle yurttaş randevu alamaz hale geldi. Türk Tabipleri Birliği’nin verilerine göre 2020’de 947 doktor yurtdışına giderken bu sayı 2021’de 1405’e ulaştı. Bu yılın ilk beş ayında ise yurtdışına giden doktorların sayısı 942 oldu. “Beyaz Reform” adı altında getirilen düzenlemeler sağlıkçıların sorunlarını çözmedi. 

 

 

ÖĞRENCİ BARINAMIYOR

AKP’nin “Her öğrenciye yurt imkânı sağlayacağız” vaadine karşı öğrenciler “barınma krizi” ile karşı karşıya. “Her ile bir üniversite” projesiyle üniversite sayısı artarken barınma sorunu ortaya çıktı. KYK yurtlarının kapasitesi, üniversitelerdeki öğrenci sayısının yüzde 20’sine yetiyor. Yurtlara yerleşemeyen öğrenciler ya tarikatların eline düşüyor ya da yüksek özel yurt ücretleri ve ev kiralarını karşılayamadığı gerekçesiyle okuluna devam edemiyor.

 

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ KALDIRILDI

AKP, 2018’de “Kadınlara yönelik koruyucu ve önleyici hizmetleri güçlendireceğiz” vaadinde bulundu. Ancak İstanbul Sözleşmesi, Erdoğan’ın tek bir imzasıyla kaldırıldı. Siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının çıkış kararının iptali istemiyle Danıştay’da açtığı davada tüm savcıların “karar iptal edilmeli” yönünde görüş bildirmesine karşın “Cumhurbaşkanı tek imzayla sözleşmeden çıkabilir” kararı alındı. Türkiye’de kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri her geçen gün artıyor.